Yüzyılın en büyük tehlikesi, insanlığın karşılaşabileceği en büyük felâket; Corona virüs salgını tüm dünyaya büyük bir hızla yayılmakta. Birçok ülke adeta karantina ülkesi durumuna gelirken, daha şimdiden ekonomiler sarsılmakta, dünya ticareti durma noktasına gelmiş durumda. Bütün dünyada Corona virüsün yol açtığı ölüm oranları hızla artarken, insanlar arasında baş
gösteren panik ister istemez gıda ilaç ve temizlik malzemelerine yönelimi arttırıyor. Zorunlu ihtiyaç malzemeleri 3-M maske, eldiven, kolonya, anti bakteriyel ürünlerinin fiyatları artıyor ve karaborsaya düşüyor. Üretim durma riskine karsın ınsanlar yiyecek stokluyor ve gelecekleri için çok kaygılılar. En kötüsü de kimse gerçekten neler olup bittiğini bilmiyor ve çaresiz hissediyor.
Corono virusunden korunmak için KBRN Sığınaklar bır alternatif olarak karsımıza çıkıyor. Sığınak içerisine alınan hava , kullanılan özel fıltreler sayesinde bakteri ve virüserden arındırılarak sığınak içerisine veriliyor. Corona virüsünün biyolojik silah olabileceği yönünde ki söylentileri de dikkate alarak biyolojik silahların tarihçesi , yayılma yolları, sınıflandırılması ve tespitine yönelik
AFAD ın yaptığı çalışmadan alıntılar yaparak , merak edenleri bilgilendirmek adına bu dökümanı oluşturduk;
Biyolojik Ajanların Yayılma Yolları
Biyolojik ajanların yayılmaları; havaya püskürtülmeleri, insanlara hastalığı taşıyan hayvanların enfekte edilmesi ya da su ve gıdaların biyolojik ajanlarla kirletilmesi ile sağlanabilir.
Aerosollar:
Aerosol çok küçük katı taneciklerin veya sıvı damlacıkların havada ya da bir gaz içerisinde dağılmasıdır. Duman (gaz içinde katı), sis ya da spreyler (gaz içinde sıvı) aerosola birer örnektir. Biyolojik ajanların çevreye yayılmaları kilometrelerce sürüklenebilen aerosollar ile sağlanabilmektedir. Bu aerosolları solumak insanlarda ya da hayvanlarda hastalığa sebep olabilmektedir.
Su ve gıdaların kontaminasyonu (kirlenme):
Bazı hastalık yapıcı organizmalar (patojenler) ve toksinler su ve gıda kaynaklarına bulaştırılabilmektedir. Birçok patojen yemeklerin pişirilmesi ve suların kaynatılması ile öldürülebilmekte, toksinler ise etkisiz hale getirilebilmektedir.
İnsandan insana bulaşma:
Enfekte olmuş insanlar hastalığı diğer sağlıklı insanlara bulaştırabilmektedir. Hastalığın belirli bir kuluçka süresi (biyolojik ajanla ilk temastan hastalığın ilk belirtilerinin görünmeye başlamasına kadar geçen süre) olduğundan belirtilerin ortaya çıkması için günler bazen haftalar gerekmektedir. Bu yüzden enfekte olmuş insanların hastalığı yaymaları ile etkilenen insan sayısını arttırmaları söz konusu olabilmektedir. Çiçek hastalığı virüsü gibi bazı biyolojik ajanlar insandan insana bulaşabilirken şarbon gibileri bulaşmaz.
Hayvanlar:
Bazı hastalıkların yayılmaları pire, fare, sinek, sivrisinek ve besi hayvanları gibi hayvanlarla sağlanabilmektedir.
Biyolojik Ajanların Sınıflandırılması
Bir saldırıda kullanılabilecek biyolojik ajanlar bakteriler, virüsler ve toksinler olmak üzere üç temel gruba ayrılabilir.
Bakteri
Bakteriler tek hücreli mikro organizmalardır. Yeryüzünde ortaya çıkmış ilk yaşam formları arasındadır.
Günümüzde toprak, hava, deniz, okyanus, asitli sıcak su kaynakları, radyoaktif atıklar, yer kabuğunun derinlikleri gibi birçok farklı ortamda mevcuttur. Besin döngüsünde çok önemli rollere sahip olan bakteriler gibi bazı bakteriler yararlı; bazısı zararsız; bazıları da kolera, şarbon, veba gibi hastalıklara sebep olan hastalık yapıcı zararlı bakterilerdir.
Biyolojik saldırılarda kullanılma potansiyeline sahip bakteriler ve neden oldukları hastalıklar (parantez içerisinde belirtilmektedir) şunlardır:
» Bacillus anthracis (Şarbon)
» Yersinia pestis (Veba)
» Vibrio cholerae (Kolera)
» Francisella tularensis (Tularemi)
» Coxiella burnetti (Q ateşi)
» Brucella spp. (Bruselloz)
» Burkholderia mallei/pseudomallei (Ruam/Meliodioz)
» Rickettsia prowazekii (Tifüs)
» Chlamydia psittaci (Psittakoz)
» Salmonella spp. (Salmonellosis (Bağırsak Enfeksiyonu))
» Shigella dysenteriae (Dizanteri)
Bakterilerin oluşturduğu enfeksiyonların tedavisinde antibiyotikler kullanılmaktadır.
Toksin
Bakteri, bitki, mantar ya da hayvan gibi canlı varlıkların ürettiği zehirli maddelerdir. Bu maddeler; temas halinde veya vücut dokuları tarafından absorbe edildiğinde hastalık yapma özelliğine
sahiptirler. Diğer kimyasal zehirlerden farklı olarak bu maddeler canlılar tarafından üretilmektedir. Diğer biyolojik ajanlardan farklı olarak da cansızdırlar, dolayısıyla kendilerini çoğaltamazlar. Toksinler bu sebeplerle hem kimyasal hem de biyolojik ajan olarak değerlendirilmektedir.
Biyolojik saldırılarda kullanılma potansiyeline sahip toksinler şunlardır:
» Clostridium botulinum toksini
» Risin
» Clostridium perfringens toksini
» Stafilokokal enterotoksinler
» Saksitoksin
» Trichothecene mycotoxin
» Aflatoksin
Virüs
Canlı hücreler dışında çoğalamayan, sadece protein ve genetik malzemeden
oluşan çok küçük parçacıklardır. Canlılığın bütün özelliklerini taşımadıkları için
bazı bilim insanlarınca cansız sayılan bu varlıklar bitkileri, hayvanları, mantarları
ya da bakterileri enfekte ederek çoğalırlar. Virüsler AIDS, grip, suçiçeği, kuduz
gibi insanda birçok hastalığa sebep olurlar. Antibiyotiklerden etkilenmedikleri için
virüslerin neden olduğu hastalıkların tedavisi zordur. Bu hastalıklardan
korunmanın en iyi yolu, bağışıklık kazanmak için aşılanmadır.
Biyolojik saldırılarda kullanılma potansiyeline sahip virüslerin yol açtığı hastalıklar
şunlardır:
» Çiçek hastalığı
» Ebola
» Venezuella doğu ve batı at ensefalomiyeliti
» Lassa
» Kırım-Kongo kanamalı ateşi
» Sarıhumma
Biyolojik Saldırı Nasıl Anlaşılır?
» Taşıtlardan, uçaklardan püskürtme yoluyla ya da duman
şeklinde bir şeyler atıldığı ya da bir püskürtme cihazının faaliyet gösterdiği görüldüğünde,
» Hava koşullarından bağımsız bir sis veya alçak bir toz bulutu görüldüğünde,
» Etraftaki hayvanlarda doğal olmayan davranışlar, sebebi bilinmeyen hastalık ya da ölüm görüldüğünde,
» Sebepsiz yere bitkiler hasta ve solgun görüldüğünde,
» Sebebi bilinmeyen bir hastalıktan pek çok kişinin hasta olması durumunda biyolojik bir saldırıdan şüphe edilmelidir.
Bir patlamanın aksine, biyolojik bir saldırı anında kendini belli etmeyebilir. Biyolojik bir saldırı yukarıda belirtildiği gibi belli göstergelere sahip olsa da daha çok sağlık otoritelerinin olağan dışı bir hastalığın ortaya çıkmış olduğunu ya da birçok insanın acil tıbbi yardım almak için hastanelere başvurduğunu bildirmesiyle anlaşılır olacaktır. Siz de böyle bir durumu büyük bir olasılıkla radyo ya da televizyon yayınlarından öğrenmiş olacaksınız.
İlk Yorum Sizden Gelsin